
PeyamaKurd- Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rojava’ya yönelik hem kara hem de hava saldırısını düzenleyeceklerini söyledi.
Partisinin geleneksel olarak düzenlediği Kızılcahamam'daki kamp açılışında konuşan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin Kürt güçlere verdiği desteği geri çekmesi ve YPG’yi “terör örgütü” olarak ilan etmemesi halinde Suriye’ye yönelik karadan ve havadan saldırı başlatacaklarını açıkladı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kamp açılışında yaptığı konuşmada Rojava ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Suriye'de güvenli bölge planı Suriyelilerin evlerine dönmesi için önemli.
Kara-hava devriyelerinin siz SDG adıyla gözlerden kaçırmaya çalıştığınız PKK YPG'yi terör örgütü olarak tanıyor musunuz tanımıyor musunuz? Bunu açıklayın. Ülkemizi terör örgütünden uzak tutmak için ülkemizi oyalayanlara diyoruz ki artık söz bitti.
Kendi göbeğimizi kendimiz kesmeye karar verdik. Barış pınarlarının önünü açma vakti belki bugün belki yarın denebilecek kadar yakın. Hem karadan hem havadan bu harekatı yürüteceğiz."
Türkiye'nin güvenli bölge politikası Suriye halkı için en makul ve insani yoldur. Bu gerçeği Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekat bölgelerinde gördük. Bu bölgelere 360 bin Suriyeli yerleşti. Amacımız Fırat'ın doğusunu da barış suları ile sulamaktır. Bu bölgede 2 milyon kişiyi iskan etmeyi planlıyoruz. BM Genel Kurulu'nda devlet başkanlarına bunların kitapçıklarını teslim ettik.
Türkiye terör oluşumlarına asla göz yummayacağını tüm dünyaya ilan etmiştir. Bu süreçte ülkemiz sürekli oyalanmaya çalışılmıştır. Biz de kendi göbeğimizi kendimiz kesmekte kararlıyız. Kara devriyesiymiş, hava devriyesiymiş bütün bunların hikaye olduğunu görüyoruz. Irak'tan 30 bin civarında tırı Suriye'ye sokarak terör örgütlerine teslim edeceksiniz, ondan sonra da biz sizinle stratejik ortağız diyeceksiniz. Kusura bakmayın. Hazırlıklarımızı yaptık, barış pınarlarının önünü açma vakti belki bugün belki yarın denecek kadar yakındır. Bu harekatı yapmaya ve başarıya ulaştırmaya mecburuz. Tehlikenin kapımıza dayanmasını beklemeyecek, sorunu kaynağında çözeceğiz. Kimsenin Türkiye'yi suçlamaya hakkı yoktur. "